2 Ağustos 2009 Pazar

Tatil bitti beyler!

Rijkaard fantezi denedi.

Hazırlık maçlarındaki takımda pek değişiklik yapmak istemedi. Ancak sonuçta bu bir turnuva maçı. Rakip her kim olursa olsun mücadelesini üst seviyede yapıyor. Tobol takımının kapasitesi zaten belli. Mücadele gücüyle bir şeyler yapmaya çalıştılar. Belli ölçüde başarılı da oldular.Bu zamanlarda zaten hiç bir üst düzey takımından iyi bir oyun göremezsin. Tam sezon öncesi çalışma bölümüne denk gelen bu tür maçlar bir hazırlık maçı edasında geçiyor. Galatasaray kendi içinde üç ayrı kadro çıkaracak kadar şu an alternatifli bir kadrosu var. Bu maçta bana göre yarım takımla bile çıkmadılar. Galatasaray turu Ali Sami Yen’de rahat atlar.

Maç oynaya oynaya bir takım eksiklikler giderilecektir. Bu yeni sistem zamanla oturacak. Özellikle as oynayacak oyuncular eklendiğinde görüntü daha farklı olacaktır.

Yakışmıyor…

Sanırım herkes birbirine masal anlatıyor. Etik transfer anlayışları nedense bir anda ortadan kayboluyor. Sayın Süleyman Hurma, Mehmet Topuz transferine gösterdiği hassasiyeti Troisi transferinde her ne olduysa askıya aldı. Sözleşmesi devam eden futbolcu-kulüp anlayışı geçerliliğini yitirdi mi acaba? İlhan Cavcav’ın açıklamaları, Kayserispor’un sessiz kalışı bazı soruları cevaplıyor aslında.Türk futbolunun şeffaflığını yitirdiği her gün bizim için kara bir lekedir. Hani hep diyoruz ya futbolun marka değeri diye. Türk Futbolunun marka değeri paha biçilemez. Herkesin bu konuda hassas olması gerek diye düşünüyorum.


Haldun Üstünel…


Taraftarın Haldun Abisi. Tribünden,taraftarın içinden gelen bir isim. 1967; İstanbul doğumlu. İngilizce ve Fransızca biliyor. Bana göre Galatasaray Yönetimi’ndeki en başarılı isim. Ayrıca basını ters köşeye yatırmak onun işi, çünkü yaptığı işi bir tek sonuçlandığı zaman duyabiliyor ve görebiliyorsunuz.Kalli’nin gidişinden sonraki ilk maç Ankara’daki Gençlerbirliği deplasmanı. Balçık sahada 3 top direkten dönmüş ve 88. dakikada gelen inanılmaz bir galibiyet.



Ligin bitimine 5 hafta kala o maç sonrası soyunma odasına inip; “Bu çamurlu formaları saklayın,şampiyonluk maçında bu formaları giyeceğiz” diyen yüreğini, her şeyini Galatasaray’a adayan bir isim.

Arda'ya 10 numaralı formanın verilmesi hakkında gazetecilerin sorduğu; "10 numara Lincoln' un forması, bu Lincoln' un kesin olarak gittiği anlamına mı geliyor?" soruna verdiği cevap ile saygınlığını bir kez daha arttıran, taraftarın gönlünde taht kuran bir isim.

"10 numara Lincoln' un değil, Metin Oktay'ın forma numarasıdır."


Yaptığı transfer çalışmaları çok başarılı. Lincoln, Meira, Skibbe gibi isimlere ilk başta karşı çıkan, sonu görebilen ileri görüşlü bir kişi.. Galatasaray’ın geleceği parlak. Bana göre pırıl pırıl bir başkan yolda. Herkesin içi rahat olsun…













http://www.jaglersport.com/yazi.php?id=372

17 Temmuz 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder