17 Ekim 2010 Pazar

Umutsuz Vaka!

Şok golle başladı maç. Tamam Galatasaray kötü durumda. İyi de top oynamıyor.
Ancak hareketli topla faul kullandıran bir hakem nasıl bir hakemdir? Yardımcısı da O’nu uyarmasına rağmen..

Hakem bir yana. Metin Akan’ı bu kadar arkaya kaçıran bir Galatasaray defansı da olamaz.
Galatasaray golü yedi. Toparlanamadı. 2. yarı bir daha yedi. Baros kişisel çabasıyla bir gol buldu.

Galatasaray tam umutlanacak. Ama öyle bir savunma anlayışı var ki buna izin vermiyor.
Ankaragücü aldığı her topu defans arkasına sarkıttı. Arada Ufuk da kaynadı golü önlemek pahasına. Atıldı . Haftaya Kadıköy’de kale Aykut’un.

10 kişi kalan Galatasaray Baros ile bir gol daha buldu. Ama ne fayda..
Baros çırpınsa, Sabri çırpınsa ne yazar?

Sabri Sabri dedik çok da tepki aldık. Şu maçta Baros ve Sabri’nin dışında çırpınan bir tane adam var mı?

Galatasaray’ın durumu iyi değil. 8. hafta olmasına rağmen takımda ışık yok. Umutsuzluk en kötü şeydir. Ne yazık ki camiada bu durum hakim.

Tek kurtuluş , reçete şudur:
Haftaya çıkarsınız Kadıköy’de Fenerbahçe’yi devirirsiniz. İbre o zaman döner işte. Ama bu Misimoviç ile bal yapmayan arı Pino ile mi olacak? Kafalarda bir çok soru işareti mevcut. Baros’un durumu Pazartesi günü belli olacak. Arda zaten yok. Anlayacağınız Galatasaray şu an umutsuz vaka.

Ali Sami Yen’in son günlerinde bu yaşananlar hiç hoş değil.Hiç yakışmıyor..
2. yarı açılacak olan o muhteşem stad’a yazık..
Şu taraftara yazık. Daha ne diyeyim ki?

“Galatasaray isminin olduğu her yerde umut vardır” demiş sayın Derwall. Hagi usta da tekrar etmişti bu sözü. Bugün sahada o kutsal formayı giyenlerde durum ne? İşte o tartışılır..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder