19 Ekim 2009 Pazartesi

Galatasaray: 4 – Trabzonspor: 3

Galatasaray:
Leo Franco, Sabri, Servet, Gökhan Zan, Hakan Balta, Mustafa Sarp, Ayhan, Arda(Dk.83 Aydın Yılmaz), Keita, Kewell(Dk.64 Barış Özbek), Baros

Trabzonspor:
Sylva, Tayfun, Giray, Egemen, Cale, Ceyhun, Engin(Dk.76 Alanzinho), Colman, Serkan(Dk.76 Barış Memiş), Gabric, Umut(Dk.80 Gökhan Ünal)

Sarı Kart :
Dk.73 Barış Özbek, Dk.77 Arda Turan, Dk.87 Milan Baros, Dk.89 Keita (Galatasaray), Dk.13 Cale, Dk. 45 Tayfun, Dk.63 Giray, Dk.65 Engin (Trabzonspor)

Goller :
Dk.23 Harry Kewell, Dk.36 Servet Çetin, Dk.68 Arda Turan, Dk.70 Milan Baros (Galatasaray), Dk.43 Tayfun, Dk.55 ve 86 Colman(Trabzonspor)

NOT:Yazar rahatsızlığı nedeniyle maçı yazamamıştır...

15 Ekim 2009 Perşembe

ShiftDelete.net'in Parlayan ismi Ahmet Gözütok ile Keyifli bir Röportaj

ShiftDelete.net ‘ in parlayan ismi:Ahmet Gözütok ile keyifli bir röportaj...
ShiftDelete.net’ in Mobil Editörü ile biraz iş, genel itibariyle de futbol konuştuk.

Umut Can ÜNER:Ahmet hoş geldin.Röportaj teklifimi kabul ettiğin için teşekkür ederim.
Ahmet GÖZÜTOK:Rica ederim.

Üner:Hemen başlayalım istersen.Nasıl başladı bu shiftdelete.net maceran?
AG:Yıllardan beri teknoloji ile bilişim dünyası ile içli dışı olan birisiyim.Yabancı değilim bu dünyaya.Değişik program incelemeleri,cihaz incelemelerim vardı. www.shiftdelete.net ‘ te başladım.Güzel de tepkiler aldım.Böyle güzel tepkiler gelince bu bana artı bir güç,motivasyon oldu.Devam edelim dedik.Devam etmemiz yönünde de teklifler , ısrarlar oldu.Başladık, şu aralar güzel bir şekilde de devam ediyor.

Üner:Sitedeki görevin ne?
AG: Shiftdelete.net ‘ te mobil cihazlar vb. gibi yani mobil kelimesinin altına sığacak her şey hakkında yazıyorum.

Üner:Peki bu eduroam ile ilgili bir buluşun , projen var.İstersen önce bir okurlarımıza eduroam’ı anlat.
AG:Eduroam dünya çapında bir proje aslında.Üniversitelerin kablosuz internet ağı.Eduroam tek bir merkezden yönetiliyor.Türkiye’deki yönetim merkezi de Tubitak-Ulakbim.Türkiye’de bu ağ geniş değil.Pek yaygın değil yani.

Üner:Bildiğim kadarıyla 10 üniversitede mevcut bu sistem.
AG:Evet.Bunlardan birisi de Pamukkale Üniversitesi.Ulakbim’den bir istemci sayesinde tüm kablosuz ağa sahip bilgisayarlar üniversitede bünyesinde faydalanabiliyor.
Üner:Ama mesela insanlar cep telefonları artık nete girebiliyor.Bu sistem sanırım cep telefonundan ulaşıma kapalı.
AG:Aslında kapalı değil, ancak telefonların bu sisteme giremeyeceğini söylüyorlar.Bu konu ile ilgili bir araştırma yaptım.Konuyla ilgili Türkçe kaynak hiç yok,yabancı kaynak da çok az.
Symbian’dan bu sisteme bağlanılabileceğini araştırdım ve denedim.
Üner:Telefonunuzla giremezsiniz dediler.Ama ben ağa bağlandım diyorsun?
AG:Evet.Ayarlarını güzel bir şekilde yaptım ve gerçekleştirdim. Eduroam ile ilgili hangi sayfaya girerseniz girin, hangi araştırmayı yaparsanız yapın, mobil cihazlarla bunun mümkün olamayacağı yazılıyor, konuşuluyor.
Üner:Ama sen symbian ile bu işlemi gerçekleştirdin.
AG:Evet.Ayrıca son bir not vereyim.Yeni bir gelişme.sanırım İngiltere’deki bir üniversite sertifikayı internete sızdırdı.Kendi sertifikasını nette paylaşıma açtılar.Eduroam bilgilerinin bulunduğu sertifikayı paylaştılar.
Üner:Sende mevcut mu bu sertifika?
AG:Evet bende mevcut.Yani Windows Mobile ile olsun,Android ile olsun vb. gibi ;
bu sertifika ile bağlanılabilinecek.Kendi kullanıcı adınız ile.





Üner:Peki Ahmet bu bilgiler için teşekkür ederim, paylaştığın için.Şimdi futbola geçelim istersen.Biliyorsun blog ; spor ağırlıklı ve futbol merkezli bir blog.
AG:Tabii başlayalım.
Üner:Şimdi futbol ile yakından ilgilendiğini biliyorum.İyi bir izleyici,taraftarsın.Hangi takımlısın?


AG:Trabzonsporluyum.Kendimi bildim bileli Trabzonsporluyum.Hayatımın hiçbir evresinde kayma,gelme-gitme bırakma gibi durumlar olmadı.
Üner:Peki Trabzonspor’un önce bir geçen seneki durumunu değerlendirebilir misin?
AG:Geçen sene takım tamamen değişti.Yeni bir kadro kurduk.Başkan güzel işler yaptı.Fakat bana göre teknik adam seçimi yanlıştı.
Üner:Ersun Yanal’ı başarılı bulmadın mı?
AG:Yönetimin o dönem için Ersun Hoca ile yola devam etme kararı yanlıştı.

Üner:Peki geçen seneki şampiyonluk Ersun Hoca yüzünden mi kaçtı?
AG:O’nun payı büyük bana göre.Geçen sene çok güzel bir fırsattı.Büyükler kötüydü.Beşiktaş’ı el birliği ile şampiyon yaptık, diyorum.
Üner:Peki bu seneki gidişat nasıl?
AG:Şimdi bu seneki hoca beklenmedik bir hoca.Supriz bir hoca bana göre.Herkesin endişeleri vardı .Benim de vardı.
Üner:Endişelerden kurtuldun mu?
AG:Hayır, kurtulmuş değilim.Ama takım iyi.Güveniyorum.
Üner:Peki basında Bülent Uygun ismi geçiyor Trabzonspor için?
AG:Bülent Uygun diyenler şam şeytanlığı yapmasınlar.Nokta diyorum.
Üner:Peki kapatalım o zaman bu konuyu.


Üner:Trabzonspor bu sene ligi nerde tamamlar?
AG:İlk üçte bitiririz.
Üner:Peki Sami Yen’deki maça gelelim.Bu haftaki Galatasaray-Trabzonspor maçı ne olur?

AG:Önemli bir maç.Galatasaray için de çok kritik.Basında Galatasaray’a fazla yüklenilmesine de anlam veremiyorum.Tamamiyle anlamsız haberler.Galatasaray da formundadır, Trabzonspor da formundadır.Gönlüm tabii ki Trabzonspor’dan yana.
Üner:Skor tahminin var mı?
AG:Skor tahminim yok.Güzel maç olsun.
Üner:Super Lig’den bu sene kim düşer?Ankaraspor harici iki takım alıyım?
AG:Kasımpaşa ve Sivasspor.
Üner:Peki şampiyon kim olur?
AG:Şampiyonluk için bir takım ismi vermek çok zor.Galatasaray,Fenerbahçe ve Trabzonspor ilk üç diyorum.Yalnız şunu da ekliyim.Ertuğrul Sağlam’ı göndermezse Bursaspor ilk üçe dahil olabilir.

Üner:Peki Bursaspor demişken.Shin Young Rok ülkesine döndü.Fifa tarafından gelecek vaad eden 100 genç arasında Arda Turan ile birlikte listeye giren bir adam.Neler düşünüyorsun?
AG:Forma şansı bulamamış fazla.Ama karakterinin çok sağlam olmadığını düşünüyorum.Çekip gitmekle bu işler olmaz.
Üner:Sercan Yıldırım mı Shin Rok Mı?
AG:Sercan Yıldırım.
Üner:Shin Young Rok’ı ilerde Avrupa’nın önde gelen kulüplerinde görebilir miyiz?
AG:Şu karakterle göremeyiz.
Üner:Yetenekle?
AG:Şu karakter olduğu sürece bence sıfır.


Üner:Milli Takım’a dönelim.Sence neden gidemedik Afrika’ya?
AG:Fatih Terim’in kişisel egoları yüzünden gidemediğimizi düşünüyorum.Fatih Hoca’yı çok seven, çok takdir eden birisiyim.Türkiye’deki en kariyerli bir teknik adam.Sayısız kupaları var.

Üner:Peki Bosna Hersek gider mi? Play off’u geçer mi?
AG:Hırslı oynuyorlar.Bir şeyleri başarmak istiyorlar.Çok iyi bir kadroları yok.Ancak gitmeleri yüzde 50 diyorum.


Üner:Tabii playoff kurasına da bağlı. Peki Terim’in istifasını nasıl buldun?
AG:Şartlar bunu gerekirdi.


Üner:”2008’den sonra bırakacaktım ama ısrarlara dayanamadım” dedi.
AG:Ben inanmıyorum.Devam etmeyi O da istiyordu.Kalması o dönem için en mantıklı olanıydı.Hayırlısı olsun diyelim.

Üner:Avrupa’ya gider mi?
AG:Açıkçası Avrupa’da görmek istiyorum.
Üner:Milli Takım’ın yeni hocası kim olur? Yabancı –Türk mü? Yoksa bu ikilime karşı mısın?
AG:Ben Hollanda ekolü istiyorum.Bir Hollandalı Hoca’yı Milli Takım’da görmek istiyorum.Hiddink de favorim.
Üner:Hiddink’in “2010’dan sonra bırakıyorum bu işleri” açıklaması var.
AG:Onu ben de duydum.Lakin güzel bir teklife hayır demeyecektir.
Üner:En büyük favorin Hiddink mi?
AG:Bu açıklamayı duyana kadar öyleydi.
Üner:O’ndan sonra kim var peki?
AG:Ertuğrul Sağlam olabilir.

Üner:Ertuğrul’u beğenen bir adamsın.Herkes teknik adamlığını beğeniyor.
AG:Ertuğrul Sağlam-Hakan Şükür ikilisi iyi bir ikili olabilir.
Üner:Evet herkes Bülent Uygun – Hakan Şükür derken ben yazımda da Sağlam-Şükür ikilisi demiştim.Senden bunu duymak güzel.
Peki hem Bursaspor hem Milli Takım Sağlam açısından böyle mi olmalı?

AG: Kesinlikle ikisi bir arada olmaz.Bırakıcak her şeyi.Milli Takım’a odaklanacak.Yeşil- Beyazı bırakıp, kırmızı- beyaz diyecek .

Üner:Aklıma gelmişken şunu da sorayım.Fransa yada Portekiz gider mi Afrika’ya.? Play off oynayacaklar?
AG:Giderler.
Üner:Ya Fransa ile Portekiz eşleşirse?
AG:Portekiz gider.


Üner:Birazda Avrupa’dan futbol konuşacağız. Avrupa’daki favorinin Chelsea olduğunu biliyorum.Chelsea hayranlığı nerden geliyor?
AG:Chelsea hayranlığı eşittir Abromoviç hayranlığı :)
Üner::)

Üner: Peki Chelsea bu sene ne yapar? Geçen sene ne Premier Lig’de ne de Şampiyon Ligi’nde kupa göremediler.
AG:Yeni hocayla bu sene işler yoluna girecektir.
Üner:Ancelotti…
AG:Evet.
Üner:Ancelotti takdir ettiğin bir teknik adam mı?
AG:Hayır.İtalyan hiçbir teknik adamı sevmem.

Üner:Lippi dahil mi? :)
AG:evet Lippi dahil :) Chelsea’nin de başına Hollandalı bir teknik adam istiyorum.Hiddink diyorum ama :)zor gözüküyor.
Üner:Hiddink zor. Geçen sene 5 ay kadar geçici teknik adamlık yaptı zaten Chelsea’ye.
AG:Geçen sene geldi ama ben Hiddink’in hala Chelsea’ye gelmek istediğini düşünüyorum.İddaalı bir cümle de kurmak istiyorum.Hiddink Türk Milli Takımı’nın başına gelmezse bir sene içinde Chelsea’ye gelir.
Üner:
Peki bu seneki Premier lig şampiyonluğu ve Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu için ne düşünüyorsun?
AG:Premier Lig’de Chelsea her zaman favoridir, kraldır.Her ne kadar transfer yasağı olsa da bu sene dahil her sene şampiyonluğun en büyük adayı.Bu güçlü kadro değil 2011 e kadar, 2015 ‘ e kadar götürür.
Üner: Liverpool,Arsenal,Man. United ‘ı bir anda yok saydın?
AG:Arsenal bu sene benim için yok.İyi olmadıklarını düşünüyorum.Belki Liverpool zorlar.ManU uzun maratonu kaldıramaz.Bu sene çok kötüler.
Üner:Sir Alex Ferguson faktörüne rağmen mi?
AG:Evet.Takımın kadrosu dar.Bir kaç sakatlık işlerini bitirir.
Üner:Peki Şampiyonlar Ligi’nde Ne yapar Chelsea?
AG:En az yarı final oynar.
Üner:Kupayı kim alır?
AG:Chelsea :) :)…. Real Madrid bu seneki favorim.Oldukça iyiler.
Üner:Ahmet Gözütok çok teşekkür ederim.
AG:Ben teşekkür ederim.İyi çalışmalar.

Yasal Uyarı:Röportaj kaynak belirtilmeden kullanılmamalıdır.

Shin Young Rok Bursa'dan kaçmış...

Dün ajanslara düşen bir haber.Belki kiminin dikkatini çekti , kiminin çekmedi.Bursaspor'un Koreli yıldızı ülkesine dönmüş.Fifa tarafından gelecekte umut vaad eden 100 genç arasında gösterilmişti Rok.Tıpkı Arda Turan gibi.

Bursa'da forma şansı bulduğu zaman kalitesinin gösteren bir oyuncuydu.Yetenekli bir gençti.Açıkçası ligimizden ayrılması kötü oldu.Bursaspor ile arasında neler yaşandı onu bilmiyorum.Belki de hocası ile sorunları vardı.Ancak ligimizde bu tür oyuncuları tutmalıyız, barındırmalıyız.Mesela Gaziantespor'daki toplara müthiş vuran bir adam var.Julio Cesaz Souza.O da çok yetenekli.

Super Lig'de denk geldikçe gördüğüm,izlediğim Koreli'yi belki de ileride Avrupa'nın önde gelen ekiplerinde göreceğiz.Bu ışık var.İzleyenler bilir...

Son bileti kapanlar ve Afrika için playoff...

Daha önce garantileyenler;

Hollanda, İngiltere, İspanya, Almanya, Danimarka, Sırbistan ve İtalya ...
Son maçlarla birlikte grupların tamamlanmasının ardından İsviçre ve Slovakya da 2010 Dünya Kupası'na doğrudan katılmaya hak kazandı.

9. Grup'ta yer alan Norveç, grubunu ikinci sırada tamamlamasına rağmen 'En iyi 8 ikinci' arasında yer alamadı ve playofflara kalamadı.

Portekiz, Yunanistan, Slovenya, Rusya, Bosna Hersek, Ukrayna, Fransa ve İrlanda playoff mücadelesine katılacak takımlar oldu.
Açıkçası çok ilginç eşleşmeler olabilir.Portekiz veya Fransa gidemeyebilir.Playoff böyle bir şey.

Playoff kuraları İsviçre'nin Zürih kentinde 19 Ekim Pazartesi günü çekilecek. Karşılaşmalar ise 14 ve 18 Kasım tarihlerinde oynanacak.

14 Ekim 2009 Çarşamba

Türkiye 2-0 Ermenistan

A Milli Takımımız, 2010 Dünya Kupası Avrupa Elemeleri 5. Grup'taki son maçında Ermenistan'ı 2-0 yendi. Bursa Atatürk Stadı'nda oynanan karşılaşmada Milli Takımımızın gollerini 17. dakikada Halil ve 29. dakikada Servet kaydetti. Karşılaşmanın 33. dakikasında Ceyhun kırmızı kartla oyun dışı kaldı.

İmparator Fatih Terim bu maçla veda etti.



TÜRKİYE: Volkan Demirel (Dk. 90 Rüştü), Gökhan Gönül, Servet Çetin, Ceyhun Gülselam, İsmail Köybaşı, Hamit Altıntop (Dk. 82 Kazım), Ayhan, Emre Belözoğlu, Arda, Tuncay (Dk. 46 İbrahim Kaş), Halil Altıntop

ERMENİSTAN: Berezovski, Mkrtchyan, Hojsepyan, Arzumanyan, Arakelyan (Dk. 58 Pizzelli), Mkhitaryan, Karamyan, Karamyan (Dk. 77 Kakosyan), Mkoyan, Mkrtchyan, Coharyan

SARI KARTLAR: Coharyan, Mkoyan, Karamyan

KIRMIZI KART: Ceyhun Gülselam

GOLLER: Dk. 16 Halil Altıntop, Dk. 28 Servet




Ancelotti yine Mourinho'ya salladı...

Bilirsiniz İtalya'da teknik direktörler Tv şovlarına çıkmaya pek severler.Chelsea teknik patronu Carlo Ancelotti İtalya'daki Tv şovunda Mourinho'ya göndermelerde bulundu.

Chiambretti Night isimli TV şovuna katılan Ancelotti yaptığı açıklamada, "Jose Mourinho geçen sene kendini HZ. İsa ile karşılaştırmıştı. Şu halde kesinlikle onun müridi olmayacağım." şeklinde bir açıklama yaparak Mourinho hakkında ilginç bir şaka yaptı. Hadi şaka olarak yazalım :)

İtalya Ligi Serie A'ya istediği gibi bir başlangıç yapamayan ve ligde kötü sonuçlar alan eski takımı Milan hakkında da açıklamalarda bulunan Ancelotti, "Milan'ın çöktüğünü düşünmüyorum ve yıkılmayacaklar. Kesinlikle hızlı bir şekilde doldurulması gereken boşluklar var. Teknik direktör Leonardo'nun sakince işine devam etmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
Ayrıca Carlo Ancelotti'nin gözleri güzel dansçı kızların üstündeydi.

13 Ekim 2009 Salı

Yılmaz Vural Hocam'a bakın!

Terim'in devam etmesi gerektiğini vurgulayan Vural, "Milli takıma seçilmeler belli grupların isteğiyle oluyor. Bana şovmen diyorlar ama Maradona'yı görmediler mi?

İllaki yabancı teknik adam diyorlar, ben de Alman vatandaşıyım." dedi :)

FUTBOLU YÖNETENLERE KIRGINIZ

"Yerli teknik adam düşünülmüyor" bu konuda ne düşünüyorsunuz şeklindeki soruyu Yılmaz Vural şöyle cevaplandırdı: "Bu görevi yapacak yerli teknik direktörler var. En azından ben varım mesela. 25 yıldır bu ligde çalışıyorum. Eğitimim var. Yabancı ligim var. Bize verilen imkanlarla ne yaptığımız belli. Milli takıma çok futbolcu yetiştirdik. Ben kendimi aday görüyorum. Ama bir tane gazetede adımız geçmiyor. Demek ki bizim de yapmış olduğumuz bir hata var. Veya demek ki işin uzmanlık boyutuna bakılmıyor. O yüzden biz de tavşan dağa küsmüş dağın haberi yok misali diye içimizden içimizden kırılıyoruz. Yani Türkiye'de futbolu yönetenlere içimizden içimizden kırılıyoruz.

MİLLİ TAKIMA TALİBİM

Bu görev için yeteri kadar meziyeti barındırdığını vurgulayan Yılmaz Vural, "Yeteri kadar deneyim isteniyorsa tecrübeliyim, Avrupayı biliyorum, daha düne kadar bu ülkede pro lisansı olan sadece bendim. Pro lisansı biz sokaktan almadık. Dolayısıyla uzmanlıksa, eğitimse ben talibim, Yılmaz vural olarak milli takıma talibim. Ancak yanlış anlaşılmasın Fatih Terim kesin olarak ayrılacaksa bu göreve talibim. Neden diyeceksiniz? Ne istiyorsunuz teknik adamdan? Söyleyin bana. Neler olmalı bir teknik direktörde. Türkiye'de 25 yıldır 20 takım çalıştırdım. Bu ülkeyi benden daha iyi tanıyan biri olabilir mi. İki tane akademi bitirmişliğim var. Burada bir uzmanlık olayı bulunuyor. Uzmanlığım var bu işi yapabilme gücüne sahip biriyim" ifadelerini kullandı.

YABANCI İSTENİYORSA ALMAN VATANDAŞIYIM

Milli takıma yabancı çalıştırıcı isteniyor sözleri üzerine ise Vural şöyle konuştu, "Yabancı istiyorlar, Alman da istiyorlar, ben aynı zamanda Alman vatandaşıyım. Başka kriterlere de uyuyorum. Geride kalan 25 yılda insan yıpranıyor. Ben salak mıyım milli takımın başına geçmeyeyim."

BİR YERLERE GELMEK İÇİN CEMİYET VE CEMAAT DESTEĞİ ŞART

Büyük kulüp veya milli takım teknik direktörlüğü için bir kişinin arkasında cemiyet veya cemaat desteğinin olmasının şart olduğunu vurgulayan Vural, "Bir siyasi cemiyet veya cemaatın desteği yok arkamda. İş yaptık diye bugün buralara geldik. Kasımpaşa takımı bu konumda beni tercih ettiyse bu ne demektir bu beladan bizi sen kurtarabilirsin, ben antrenörüm demektir. Çok zorda kaldıkları zaman beni işbaşına çağırıyorsa demek ki ben işimi iyi yapıyorum." dedi. Şenes Erzik döneminde Sepp Piontek'in yardımcılığını kabul etmediğini hatırlatan Vural şu ifadeleri kullandı, "Ben 89 yılında sevgili Şenes Erzik federasyon başkanıyken 36 yaşında Bursaspor'un başındaydım. Türkiye'ye geleli 3 yıl olmoştu. Bana gel milli takımda Sepp Piontek'in yardımcısı ol dediler. Kabul etmedim. Çünkü üç sene çığırtkanlık yaptım yabancıya karşıyım diye. Prensiplerim uğruna öyle önemli bir görevi kabul etmedim. Hatta Macaristan maçına takımı sen hazırlayacaksın diye bir de garanti verdiler. Fatih hocayı da ümit milli takıma aldık. Eğer bu adam buradan giderse bu takım da sana kalır. Ve ben buna rağmen prensiplerime dayandım, belki hayatımın en önemli şanslarından birini kaçırmış oldum ama hala kendimle onur duyarım. Çünkü imkan buldum diye kendi prensiplerimden taviz vermedim."

TÜRK TEKNİK ADAMA ŞANS VERİLMİYOR

1989'da Federasyona verdiği raporların daha sonra hayata geçirildiğini kaydeden Vural, "O zaman konuştuğum bir sürü projem hayata geçirildi. Şu anda uluslararası antrenör tecrübesi olması lazım. Ancak Türk antrenöre böyle bir şans verilmiyor. Dört büyük takımı çalıştıran teknik direktörler genelde yabancı oluyor. Türk teknik adamlar büyük takım çalıştırma şansını nasıl bulacak. Yani başka Türk teknik adamın veya benim öyle bir şansım olabilir mi? Dolayısıyla tabiki insanlara bir yerde bir şeyler sunulmalı." dedi.

MARADONA'NIN HALİNİ GÖRDÜNÜZ

Kendisinin sürekli magazinsel olarak gündeme getirildiğini belirten Yılmaz Vural, "Bugün Maradona'nın golden sonraki halini gördünüz. Dünya çapındaki adam yerlerde süründü. İşte onu o hale getiren futbol topunun coşkusudur. Benim de bu coşkumdan dolayı hep bu yönüm ön plana getirildi. Ancak artık yaşımız kemale erdi. Uzun zamandan beri artık onu da yapamıyoruz." ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE'YE KIRGINIM

Almış olduğum eğitimden dolayı iki de bir ağzımı açıpta sürekli bir şeyler söylemiyorum" diye konuşan Vural Türkiye'ye de kırgın olduğunu belirtti. Türkiye'ye bir çok futbolcu kazandırdım ancak kimse bunların farkında değil diye konuşan Vural şöyle devam etti, "İki tane üniversite bitirmiş ve 7 sene profesyonel futbol oynamış, onlarca futbolcu yetiştirmiş biriyim. En küçük örnek Hakan Şükür. O'nu 17 yaşındayken Sakarya'dan buldum getirdim Bursaspor'da oynattım. Ona ben o şansı vermeseydim şimdi bir Hakan Şükür olacak mıydı? Bunun yanında Almanya'dan getirdiğim bir sürü amatör genci A milli takıma kadar kazandırdım. Bu ülkeye çok şey kattım. Fazla bir şey almadım. Ancak küçültmek için beni hep magazinsel boyutta değerlendiriyorlar. Hep kulübedeki görüntülerimi gösteriyorlar. Yok yerden yere atıyor, yok şunlar bunlar. İnsanı küçültürseniz öyle görünürüm. Maradona uzatma dakikalarında gol attıkları maçın sonrasında yaptığı hareketleri dünya gördü. Bu futbol coşkusu. Euro 2008 finallerinde Slaven Biliç'in yaptığı hareketleri herkes gördü. Bunlar bazı örnekler. Bunları bir yana koyarsanız Türkiye beni çok kırdı." diye sözlerini bitirdi.

radyospor

Adaylara bak be!

Herkesin kafasında bir isim var Milli Takım için.
Kimisinin yabancı kimisinin Türk.
Basında çıkan ve benim kendi adaylarım şu şekilde:

Basın:
Bülent Uygun-Hakan Şükür
Guus Hiddink(2010'dan sonra nokta koyuyorum bu işlere dese bile)
Ertuğrul Sağlam
Şenol Güneş
Mircea Lucescu

öne çıkanlar bunlar...

Bu arada Yılmaz Vural da "ben talibim bu işe" dedi."Yetenekse yetenek ,tecrübeyse tecrübe hepsi var arkadaş bende" dedi :)

O da adaylar arasında.

Bana göre ise ;

Ertuğrul Sağlam ve Hakan Şükür ikilisi iyi bir ikili olmaz mı? Geçen seferde belirttim.Ertuğrul Sağlam'ı Bursaspor ve Milli Takım için düşünmüyorum.İkisinin çok ağır olacağı kanaatindeyim.

En büyük adayım Mircea Lucescu.Rahatsızlığı var.Sadece Milli Takım çalıştıracağını daha önce de belirtmişti. Bizim Milli Takımımız için neden olmasın?
Bakalım ilerleyen günler neler gösterecek?

11 Ekim 2009 Pazar

YOKUZ AFRİKA!

http://www.jaglersport.com/yazi.php?id=438
Umutlarımız çok azdı zaten.Belçika maçına çıkmadan da her şey bitmişti.Bu ruh haliyle çıktığımız maçta da iyi oynamadık ve kaybettik.Maç sonrası Fatih Terim’in açıklamaları çok önemli.Bir grup “istifa” diye bağırıyor, bir grup “imparator” diye bağırıyor.Bu bölünmüşlüğün ispatı.Bu birlik olamamanın gerçeği.

Bu ülke bir çok başarıyı bu teknik adamla görmedi mi? Daha geçen yaz Avrupa Şampiyonası’nda önemli bir başarı elde etmedik mi? Bu kadar vefasızlık neden?

Milli Takım oyuncusuna , teknik adamına yapılan terbiyesizlikler üstelik kendi insanından ne kadar acı verici.

Terim açıklıyor zaten.Milli Takım Dünya Kupası’na gidemiyorsa “başarısızım” diyor.Ermenistan maçı sonrası da gerekli açıklamaları yapacaktır.Tamam da ya bundan sonrası…

Kim geçecek Milli Takım’ın başına? Türk teknik adam olarak alternatiflerimiz çok az.İlk bakışta akıllara Ertuğrul Sağlam geliyor.O’nu da Bursaspor bırakmaz.Hem Bursaspor hem Milli Takımı da Ertuğrul Sağlam kaldıramaz.Kendisinin biraz daha tecrübe kazanması lazım bana göre.Bu ülke kimi getirse getirsin belli bir ekolümüz yok ne yazık ki!
Yabancı bir teknik adamı yüksek bir ihtimalle görebiliriz.

Bugün Terim istifa eder,yarın bir başkası.Biz önce kendi futbolumuzu düzeltmeliyiz, sonra teknik adam aramalıyız.Kendimizi ileriye taşıyamadık.Turnuvalara katılırsak iyi işler başarıyoruz.Ancak turnuvalara katılmak için elemeleri geçmeniz lazım.Biz de bu sıkıntı var.

Afrika’ya gidemiyoruz.2002’den beri de Dünya Kupası göremiyoruz.Zaten tarihte iki kere gittik.Ama Afrika’da olmalıydık.Renkli olacağını düşündüğüm bir kupada başka ülkeleri izlemek canımızı çok yakacak.

Bu adamın farklı bir bağı var…

Maradona’dan bahsediyorum.Tanrı’nın eliyle attığı golü bilmeyen yok.Bu sefer de inanılmaz bir şekilde kazandı.Arjantin 90’da yediği golle umutlarını yitirebilirdi.Çünkü Uruguay’ın arkasında kalacaktı.Son maçları da Uruguay deplasmanı.
Ekvador’un son maçta çıkaracağı bir puanla Arjantin play-off bile oynamadan Dünya Kupası’na veda edebilirdi.Ama öyle olmadı 90+3’te Martin Palermo sahneye çıktı.Tanrı bir kez daha Maradona’nın yanındaydı.Çünkü Peru’nun 90+4 ‘ te santradan gönderdiği top direkte patladı.

Arjantin yine istim üstünde.Ekvador’un garantilemiş Şili karşında maçı kazanması halinde Uruguay-Arjantin maçı cehenneme dönüşebilir.

Ancak Maradona korkmuyordur.Neden mi?
Adam torpilli arkadaş niye korksun ki?

Avrupa'nın Afrika yolcuları...

Dünya Kupası'na gitmeyi garantileyenler:

Danimarka
Almanya
İspanya
İngiltere
Sırbistan
İtalya
Hollanda

2. ve 3. grupta durum daha netleşmedi.Son maçlar belirleyecek.Ayrıca play-off'ları da unutmayalım.

Belçika:2 - Türkiye:0

Maç öncesi her şey bitmişti bizim için.Bosna'nın gelen galibiyet haberi ne moral bıraktı, ne de umut.Bu ruh haliyle çıktığımız maçı eksiklerimizle beraber kaybettik.Ermenistan maçı sonrası muhtemelen Fatih Hoca istifa edecek.Geniş çaplı bir basın toplantısı yapması bekleniyor.O gitse de kim gelecek ki? Bana bir isim söyler misiniz?

BELÇİKA: 2 - TÜRKİYE: 0

Stat:Roi Baudouin
Belçika:Bailly xx, Swerts xx, Van Buyten xx, Lombaerts xx, Vermaelen xx, Fellaini xx, Vertonghen xx, Mirallas xxx (Dk. 74 Hazard xx), Mpenza xxx (Dk. 89 De Sutter ?), Dembele xx, Lamah xx (Dk. 79 Mudingayi x)

Türkiye:Volkan xx, Gökhan Gönül xx, Önder x, Servet x, Hakan Balta xx, Hamit x, Ayhan x (Dk. 61 Kazım x), Ceyhun Eriş x (Dk. 46 Semih x), Nuri x, Nihat x (Dk. 71. Yusuf x), Tuncay x

Goller:Dk. 7 ve 84 Mpenza (Belçika)

Sarı kartlar:Dk. 25 Van Buyten, Dk. 47 Lombaerts (Belçika), Dk. 87 Semih (Türkiye)

9 Ekim 2009 Cuma

Afrika'ya nasıl mı gideriz?

Herkesin içinde az da olsa bir umut var.Belki diyoruz; belki gideriz Afrika'ya.Umutsuzluğun nedeni iplerin bizim elimizde olmayışı.Estonya'dan meded umuyoruz.Finalleri garantilemiş İspanya'yadan Bosna'da galibiyet bekliyoruz.

Estonya maçında neler olur bilinmez ama İspanya maçından ne yazık ki ümitsizim.
David Villa yok.Torres Bey'in kasıkları ağrıyormuş kadrodan çıkarıldı.

İspanya önce Ermenistan ile oynacak.Sonra Bosna ile.Bizi ilgilendiren Bosna kısmı.Ama öncesinde komplo teorileri var.Ermenistan maçında 7 oyuncusu kart sınırında.Hepsi kart görüp temizlenebilir düşüncesi hakim.

Yani anlayacağınız İspanya Bosna maçına U-21 kadrosu ile bile çıkabilir.Bir de o saçma Bosna zeminini düşünürsek...

Umutlar tükenmez ama hiç huzurlu değiliz.
Konuya başka bir yerden yaklaşırsak; Vicente Del Bosque için intikam zamanı...
Adamı bu ülkeden nasıl gönderdiğimiz ortada.Her şey negatif.İspanya bize kıyak yapar mı?
Hiç zannetmiyorum.Peki biz Afrika'ya nasıl mı gideriz???

Bosna büyük bir aptallık yaparsa işte o zaman Dünya Kupası'na gideriz...

8 Ekim 2009 Perşembe

Ziraat Bankası Türkiye Kupası'na sponsor oldu

TRT ; 2 yıllığına Türkiye Kupası'nın yayın haklarını alınca sponsorluk için tahminlerin ardı arkası kesilmemişti.

Tahminlerin %70'i doğru çıktı diyebiliriz.Devletin kanalı TRT'nin aldığı kupaya sponsor ; devletin bankası Ziraat Bankası oldu.

kaynak:Ataryemez

Bu gidişle kulüpler ülkeyi soyup soğana çevirecek :)
İzleyici için hava hoş.Şifresiz maç keyfi...

7 Ekim 2009 Çarşamba

Alonso Kimi'yi Aratır mı?

Açıklandığı gibi Alonso gelecek sezon Ferrari'de yarışacak.Tifosiler mutlu mu üzgün mü pek anlayamadım.

Schumi'nin koltuğunu doldurmak kolay değil elbette.Ancak Schumi ile çekişirken Alonso'ya duyulan nefret Ferrari'de geçmişte kalmış gibi görünüyor.Ancak bazı tifosiler için hala durum aynı.

Kimi Raikkonen'in yerine yarışacak olması kim daha iyi sorusunu anketlere taşıdı.Bana göre Alonso Kimi'yi aratacak.Bu benim kendi görüşüm.Bazı tifosilerinde böyle düşündüğü kanısımdayım.Ferrari tarihi bir hata mı yaptı yoksa günü mü kurtardı bilinmez ancak Ferrari'nin şu günden sonra birinci pilotu Felipe Massa'dır.

Belki kimileri de benim gibi düşünüyordur...

Ferrari'yi tutup da sadece Felipe Massa'yı desteklemek gibi :)


Kılıf....

Antalyaspor,Gençlerbirliği,Gaziantepspor ve Galatasaray fikstür yüzünden mağdur durumdalar.Biz de işler böyle yürüyor Ne diyeyim!!!

  • Ankaraspor A.Ş.'nin 2009-2010 sezonunda Turkcell Süper Lig müsabakalarına iştirak etmemesine, 2010-2011 sezonundan itibaren Bank Asya 1. Ligi'nde yer almasına,

  • Ankaraspor A.Ş.'nin 2009-2010 sezonunda Turkcell Süper Lig'de 08.08.2009 tarihinde oynadığı Antalyaspor A.Ş.-Ankaraspor A.Ş. (0-1), 16.08.2009 tarihinde oynadığı Ankaraspor A.Ş.- Gençlerbirliği (1-1), 23.08.2009 tarihinde oynadığı Gaziantepspor-Ankaraspor A.Ş. (1-1) ve 31.08.2009 tarihinde oynadığı Ankaraspor A.Ş.-Galatasaray A.Ş. (0-2) müsabakalarının, 3-0 Ankaraspor A.Ş.nin hükmen mağlup, rakiplerinin ise 3-0 hükmen galip sayılarak tesciline,

a) Bu müsabakalarda atılan gollerin gol krallığı sıralamasında dikkate alınmasına,

b) Bu müsabakalarda futbolcuların gördükleri sarı ve kırmızı kartların, disiplin ihlalleri ile alınan cezaların geçerli sayılmasına,

karar verilmiştir.

4 Ekim 2009 Pazar

KARİZMA FENA ÇİZİLDİ!

http://www.jaglersport.com/yazi.php?id=433

Galatasaray istekli oynamadı.İki-üç maçtır devam eden huzursuzluk Ankara’da tavan yaptı.
Keita ve Sabri’nin eksikliği sağ kanadı belli ki etkilemiş.Aydın ve Uğur bir pozisyon dışında çok da uyumlu değillerdi.Yakaladıkları tek uyumda ise Uğur’un kaleci ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda top direği tercih etti.
Elano’nun fazla sorumluluk almaması hem kendini hem de takımı sıkıntıya sokuyor.Topla daha çok buluşmalı.

Caner ise gayretliydi.Kullandığı toplar olumluydu.
Ayhan’ı ise son zamanlarda hiç bu kadar kötü görmemiştim.Çok top kaybı yaptı.Baros ve Nonda yakaladıkları az ama öz pozisyonları dışarı dikince Galatasaray kötü bir yenilgi aldı.
Arda eski formundan biraz uzak.Gayretli ama kafasındakileri sahaya yansıtmakta bu aralar zorlanıyor.Her maç olağan üstü oynaması zaten beklenemez.Bana göre bu maçta bazı pozisyonları daha iyi servis yapabilirdi.Kendi kullanmayı tercih etti.

Geçen seferde belirttiğim gibi belli sistemi bozmak istemiyor Rijkaard.Ancak zora giren maçlarda şu Baros ile Nonda neden yan yana oynamıyorlar bilmiyorum, anlam da veremiyorum.
Galatasaray maç kaybedebilir.Sadece bu maçla da kalmayabilir.Ancak madem risk alıyorsunuz.Stoperleriniz orta sahaya kadar çıkıyor.Servet ve Hakan Balta serbest oyun kurucu gibi bir giriyor , bir çıkıyor.O zaman ileriyi çoğaltsan daha iyi olmaz mı Rijkaard Hoca. Bari sen yapma diyesi geliyor insanın.Oyunu hücuma yıkmanın ne sonuç vereceğini bir denese hiç fena olmazdı bana göre.Belki idmanda bazı şeyleri deniyordur ancak maç atmosferi çok farklı.
Bu konuya çok takıldım.Bilmiyorum ne olacak?

Bu arada şunu da belirtiyim. Meydanı boş bulanlar şimdi konuşmaya başlarlar. Karalar bağlamaya gerek yok.Rijkaard Galatasaray için bir şanstır.Galatasaray Yönetimi ve Taraftarı bunun bilincinde.

Dediğim gibi karizma fena çizildi.Ama futbolda bunlar var.Barcelona’daki ilk senesinde de Rijkaard kötü sonuçlar almıştı.Sonradan toparlamıştı. Bu sefer Galatasaray lige iyi başladı.Ancak şimdi işler iyi gitmiyor.Milli maç arası umarım ilaç olur.
Ali Sami Yen’deki Trabzonspor maçı çok kritik maç bana göre.Sonrası ise Kadıköy.
Dikkatli olmak lazım!

3 Ekim 2009 Cumartesi

Ictimai tv(ITV Azerbaycan) Biss Şifreleme sistemine geçti

Uefa Avrupa Ligi maçlarını Ictimai tv(ITV Azerbaycan) bildiğiniz gibi naklen yayınlıyor.

İlk haftaki maçlarda anlamsız bir şekilde ekranı karartmışlardı.
Ama ikinci haftada biss şifreleme sistemine geçerek Türk futbolseverlere büyük bir kıyak yaptılar.

Türksat üzerinden bu kanalı izleyen seyirciler Galatasaray ve Fenerbahçe'nin maçlarını sorunsuz bir şekilde izlediler.
Umarım kanal yetkilileri bu saaten sonra herhangi bir değişikliğe gitmezler.

Kanal frekansı ve biss şifresi aşağıdadır:

Ictimai TV ----- 11554 H 2916 - 2/3

Biss key : 1fff----12 12 12 12 12 12 12 12

2 Ekim 2009 Cuma

Futbol böyle bir şey!

http://www.jaglersport.com/yazi.php?id=430

Futbol enteresan bir oyun. Siz ne kadar iyi gözükseniz de her şey ne yazık ki skora bağlı oluyor.Hafta sonu Galatasaray, belalısı Eskişehirspor’u yenemedi. Geçen sene her iki maçta da yenildiği rakibini yine deviremedi.

UEFA’ya döndüğümüzde ise vasat bir Sturm Graz vardı karşımızda. Kalite olarak vasatlardı ama iyi kapanan bir ekip. Bir kere hızlı kontra atağa kalktıklarında da zaten golü buldular.
Futbolda bazen şansınız olmadı mı gerçekten çok zorlanıyorsunuz.
İlk yarının son anlarında Baros’un kafa vuruşunu kaleci inanılmaz bir refleksle çıkardı ve dönen top gol oldu.Aynı Baros 2 metreden topu direğe vurdu. Yani futbolda bazen ne yaparsanız yapın top girmek istemedi mi girmiyor. “

Yok sistemmiş yok oyuncu değişiklikleriymiş “ ne yaparsanız yapın nafile!

Topun canı vardır dedikleri böyle bir şey işte.

Bunu yanına bir de Hollandalı hakemler ekibi işe karışınca Galatasaray geriye düştüğü maçı çeviremedi ve bir puanla yetindi. Hollandalı hakemler Rijkaard’a kıyak yapmamak için az daha Galatasaray’ı doğruyorlardı. Bir dönem Orhan Erdemir’in Fiorentina’nın başında olan Fatih Terim’e yaptığı gibi. Hatırlarsak o dönemde Fiorentina’nın UEFA Kupası maçında Orhan Erdemir Fatih Terim’i tribüne göndermişti.

Galatasaray taraftarı Rijkaard’a ve ekibine sonuna kadar güveniyor. Ancak sıkıntıya giden bazı maçlarda Nonda ile Baros’u neden yan yana göremiyorlar bunu soruyorlar.Her teknik adamın inandığı bir sistem bir oyun tarzı var. Rijkaard’ın bir bildiği vardır deyip susmak ne kadar doğru bilemem.

Bu arada hep kendi hakemlerimizi eleştiriyoruz.Ancak gördüğümüz doğruları da söyleyelim.Galatasaray-Eskişehir maçında Cüneyt Çakır birkaç ufak hata dışında çok güzel bir maç yönetti. Tebrik ediyorum.Levent Kızıl’ın bir açıklaması var.“Seneye Şampiyonlar Ligi gruplarında Selçuk Dereli ve Cüneyt Çakır maç yönetecek” diye.Gerçekten çok iyi bir gelişme. Umarım bunun sonu bir Dünya Kupası’nda veya Avrupa Şampiyonası’nda bir Türk hakem görmek olur.

Ne diyelim bu Hollandalı’yı gördükten sonra bizimkiler iyi diyesi geliyor insanın.